Biz Türk Gibi Hızlı Karar Verip, Hollandalı Gibi Disiplinli Uygulayabiliyoruz
DEİK Dünya Türk İş Konseyi Avrupa Bölge Komitesi Başkanı Turgut Torunoğulları:Biz Türk gibi hızlı karar verip, Hollandalı gibi disiplinli uygulayabiliyoruz .
Hollanda’da yatırım yapan Türk girişimciler önemli başarılara imza atmaya devam ediyor. Gelinen noktada her alanda atılan adımlarla Avrupa’da hatırı sayılır bir yer bulan bir Türk toplumunun varlığından bahseden DEİK Dünya Türk İş Konseyi Avrupa Bölge Komitesi Başkanı, DEIK-DTIK Yönetim Kurulu Üyesi ve HOTİAD (Hollanda Türk İşadamları Derneği) Başkanı Turgut Torunoğulları, Hollanda Türkiye ilişkilerinin 400. yılı ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
DEİK Dünya Türk İş Konseyi Avrupa Bölge Komitesi Başkanı olarak Avrupa ve Hollanda’daki yatırımlarımız ile ilgili neler söylemek istersiniz?
Avrupa Birliği’ndeki Türk Girişimcilerin Yıllık ciroları 62,8 Milyar Avroya ulaştı. Ve Avrupa Birliginin 27 ülkesinde yasayan girisimci sayısı 145 500 ulasti. Hollanda’da iş yapan Türkler olarak yaklaşık 6 milyar Euro ciromuz var. Yaklaşık 18 bin Hollandali Turk girisimciler 65 bin kisiye istihdam sagliyor. Ve yaklasik 19 bin civarında gayrimenkul sahibi olan insanımız var. Turkiye’den Hollanda’ya bugün 2 milyar Euro civarında da Türk yatırımından bahsedebiliriz. Hollanda ticareti çok iyi bilen, markalaşmakta önemli artıları olan bir ülkedir. Bu açıdan bakıldığı zaman Dünya’da birçok ülkenin Hollandalılar ile iş birliği yaptığı gözlemlenmektedir. Bizimde bu yönde hareket etmemizin önemli olduğunu söyleyebilirim. Son zamanlarda da Türk yatırımcıların Hollanda’da daha fazla yatırım yaptığını görüyoruz. Aynı doğrultuda Hollandalı firmaların da Türkiye’ye önem verdiklerini ve bu doğrultuda yatırım yaptıklarını gözlemlemekteyiz. Eskiden üçüncü sınıf bir iş adamını Türkiye’ye getiremezken bugün birinci sınıf işadamlarının büyük bir iştahla Türkiye’ye yatırım yaptıklarını görüyoruz. Türkiye’nin bu dönemde albenisinin yüksek olduğunu söyleyebiliriz.
Türkiye’yi Hollandalı yatırımcılar nezdinde cazip kılan etkenler neler olabilir?
İşadamı kazanacağı paraya bakar, eğer parayı Çin’de kazanacaksa Çin’e gider, Türkiye’de kazanacaksa Türkiye’ye gider. Bugün bu anlamda Türkiye oldukça caziptir. Son on yılda Türkiye’ye en fazla yatırım yapan ülkenin de Hollanda olduğunu ifade edersek, söylediklerimiz daha anlaşılır hale gelecektir. Yatırımcı bankacıyı takip eder, banka neredeyse yatırımcı oradadır. Bugün Türkiye’de bankaların yatırım yapmış olması, yatırım ortamını gösteren en önemli göstergedir. Bugün karşılıklı ticaretin 6 milyar Euro’yu geçtiği düşünülürse ticari gelişimin boyutları da ortaya çıkacaktır.
Yurtdışında iş yapan firmalarımızın bir araya gelmesi hususunda sıkıntılar olduğu ifade edilmektedir. Sizin bu konudaki görüşlerinizi alabilir miyiz?
Biz 16 ülkede 2 bin çalışanı olan bir gurubuz. Bütün bu ülkeleri dolaşıp rahatlıkla Hollanda’da yaşayan Türklerin birbirine daha bağlı ve saygılı olduğunu söyleyebilirim. Örneğin HOTİAD bir toplantı yaptığı zaman hemen hemen herkes katılıyor. 2009 yılında ilk başkanlığa geldiğim dönemde insanların bir araya gelmesine büyük önem verdik ve bunu başardık. Bugün ise bu durumun bize yarar sağladığını gözlemliyoruz.
HOTİAD’ı ve sizi bu konuda tebrik etmek lazım. HOTİAD olarak bundan sonraki hedefiniz nedir?
Hollanda Türkiye ilişkilerinin 400. yılı etkinlikleri devam ederken biz HOTİAD olarak Hollandalı firmaları da bünyemize alarak yolumuza devam etmek istiyoruz. Bugün bu çalışmalara başladık. Hollandalı firmaların da ilgisinin olması bizi sevindirdi. Şuanda Hollandalı 3 büyük firmayı derneğimize üye yaptık. Önümüzdeki dönemde de eş başkanlık sistemi getirerek derrneği daha aktif hale getirmeyi düşünüyoruz. Bizim Türk yatırımcılar olarak birkaç handikabımız var. Öncelikle bir araya gelmeyi ve uzun vadeli projeler çizmeyi bilmiyoruz. Aile şirketleri kurup çok çabuk hızlı bir şekilde dağılıyoruz. Bu konularda firmalarımızı eğitmek için çalışmalara başladık. TOBB ve DEİK’in yardımları ile çalışmalar yapıyoruz.
Hollanda firmaları ile Türk firmalarının bir arada uyum içinde çalışabilme şansı var mı?
Biz farklılığı gidermiş durumdayız fakat bunun farkında değiliz. Bugün İngbank’ın Türkiye’deki şubelerinde Hollanda’da eğitimini almış, bankacı olmuş Türk çocukları çalışıyor. Şuanda 18 bin civarında girişimcimiz var, eğitimli bir gençliğe sahibiz, siyaset alanında söz sahibi olan insanlarımız var. Hollanda’da birbirini destekleyen güçlü bir topluma sahibiz. Biz Hollanda’yı ve Türkiye’yi çok iyi tanıyoruz. Hollandalıların disiplinli bir şekilde adım adım iş yapma biçimini de biliyoruz, Türklerin hızlı ve pratik iş yapma biçimlerini de biliyoruz. Biz Türk gibi hızlı karar verip Hollandalı gibi disiplinli uygulayabiliyoruz. Bu konuda Avrupa’da yetişmiş Türkler olarak köprü görevini rahatlıkla yapabiliriz. Hollandalı firmalar bu hususun farkına vardı, onlarla rahatlıkla çalışıyoruz fakat Türk firmalar hala bizi geçerek Hollandalı firmalarla direk iş yapmak istiyor ve neticesinde ticari zararlar görüyorlar.
Dünya’da söz sahibi olabilmek için lobi yapamıyoruz deniliyor. Sizin bu konudaki düşüncenizi alabilir miyiz?
Yeterince lobi yapamadığımızdan bahsediliyor. Bu hususun doğru olduğunu düşünüyorum ancak lobi demek para demektir. Bizler 25 yıldır tüm kazancımızı Türkiye’ye getirdik, o zamanki şartlar öyleydi fakat bugün yatırımlarımızı Avrupa’ya yapmaya başladık ve bu bizim birçok noktada söz sahibi haline gelmemizi sağladı. Biz geçmişte paramızı Türkiye’ye getirmeseydik bugün çok farklı yerlerde olabilirdik.
400. yıl ile ilgili yeterli ilgi var mı?
Büyükelçimizin kontrolünde Hollanda’daki sivil toplum kuruluşları kendi çapında etkinlikler düzenliyor. Hollanda’da her gece bir veya iki etkinlik yapılmaktadır. Bu etkinlikleri Hollanda’da yaşayan Türkler ve Hollandalılar ortak yapıyorlar. Biz bu etkinliklerin sonucunda ilişkilerimizin daha gelişeceğini düşünüyoruz. İlişkiler geliştikçe de ticari ilişkilerinde gelişeceğini ümit ediyoruz.
İlişkilerin geliştirilmesinde en önemli hususlardan biride hiç kuşkusuz Türkiye’nin AB’ye üyeliğidir. Bu hususta düşüncelerinizi alabilir miyiz?
Biz Avrupa’da yaşayan Türkler olarak AB’ye girmiş durumdayız. 2011 yılında 6,5milyon Türk göcmen ülke sınırları dışında yaşıyor. Avrupa Birligi içinde bugün 5,2 milyon Türk yaşamaktadır. Bu rakam birçok AB üyesi ülkenin nüfusundan fazladır. Diğer taraftan ülke olarak AB’ye girişimizin çok önemli olmasının bilincinde olmakla birlikte, girmesek de bu yolla kendimizi girmiş sayabiliriz.
Sizin sosyal sorumluluk projelerinde de ektin biri olduğunuzu gözlemliyoruz. Bu konu ile ilgili de bir değerlendirme yapar mısınız?
Biz Kars’ta iki tane okul yaptırdık. Kendi okuduğum okulumu yaptırdım. Baba ve annemin adına ise kız meslek lisesi yaptırdık. Bu husustan dolayı da oldukça mutluyuz. Okulumuz iki yıldır eğitim öğretime devam ediyor. Önümüzdeki yıl ilk mezunlarını verecek. Bugüne kadar birçok iş yaptım fakat bana en fazla haz veren işim bu oldu. Bunun dışında Hollanda’da bir spor kulübünün ortağıyız. 800’e yakın sporcumuz var. Orada yaşayan Türkler bu kulübü kendi kulüpleri olarak görüyor bu da bizi ayrıca mutlu ediyor. Şimdi gündemimizde hastane yapma projemiz var. Bu yolla topluma faydalı olma çabasındayız.
Son olarak ayın 16, 17, 18’inde yapılan etkinlikler ile ilgili bir değerlendirme yapar mısınız?
Sayın Cumhurbaşkanımız Sayın Kraliçemiz tarafından çok üst düzeyde ağırlandı. Hollanda misafirperverliğini çok iyi gösterdi ve her şey eksiksiz yapıldı. Bu da biz gurbetçileri gururlandırdı. Kısacası Sayın Cumhurbaşkanımızın bu ziyaretinde göğsümüz kabardı. Türkiye’den gelen iş adamı heyetimizle de, Avrupa’daki iş adamlarımızla da karşılıklı görüş alışverişinde bulundular. İnşallah iyi bir sonuç çıkar. DEİK – DTİK ile HOTİAD tarafından ortaklaşa olarak organize edilen Avrupa’da Yerleşik Türk Girişimciler Toplantısı’na ilgi oldukça fazlaydı. Bu bizim için memnun edici bir durum. Toplantıya AB Bakanı ve Başmüzakereci olarak Egemen Bağış, TOBB ve DEİK Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu Başkanı Bendevi Palandöken, ITO Başkanı Murat Yalçıntaş, Deventer Başkonsolosu Nihat Ersen, Feijenoord İlçesi Belediye Başkanı Seyit Yeyden, Rotterdam Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Zeki Baran’ın yanı sıra çeşitli ülkelerden 600 dolayında işveren katıldı. DEIK yurtdışındaki işverenler arasındaki ilişkilerin gelişmesine önemli katkı sağlıyor. DTİK sayesinde birbirimizi tanıyarak gerçek gücümüzün farkına vardık. Sivil toplum kuruluşları ile yaptığımız ortak çalışmalar ve anketlerle, hem bulunduğumuz ülkelerde, hem de Türkiye’de hazırladığımız raporları yetkililere ve bakanlarımıza elden teslim ettik.